- Tuzun dilemması: Arkadaş mı yoksa düşman mı?
- Diyetinde fazla tuz mu var?
- Tuzdan korkmalı mıyız?
- Lezzetten ödün vermeden tuzu azaltma ipuçları
Beni Pinterest'te takip edin!
Ah, tuz! Yemek masasında ve araştırma laboratuvarlarında birden fazla tartışmanın suçlusu olan o küçük beyaz tanecik. Bazıları onu hikayenin kötü adamı olarak görürken, diğerleri onu anlaşılmamış bir kahraman olarak değerlendiriyor.
O halde, tuz gerçekten ne kadar kötü olabilir? Elbette, biraz mizah katmakla bu mutfak ve bilimsel bilmecenin üstesinden gelmek için bana katılın!
Tuzun dilemması: Arkadaş mı yoksa düşman mı?
Tuz, bazen dayanamayıp sinirlendiğin o iş arkadaşına benzer, ama onsuz projenin ilerlemeyeceğini bilirsin. İnsan vücudu için hayati öneme sahiptir, çünkü bileşenlerinden biri olan sodyum, sıvı dengesini sağlamak ve sinir fonksiyonu için kritik öneme sahiptir. Ama dikkat et! Aşırı miktar, sağlığının baş düşmanı haline gelebilir, özellikle kardiyovasküler sistemle ilgili konularda.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), günde 2 gram sodyumdan fazla tüketilmemesini önermektedir; bu, yaklaşık 5 gram tuza (bir çay kaşığı) eşdeğerdir. Öte yandan, Amerikan Kalp Derneği (AHA) günde 2,3 gram sodyumdan fazla tüketilmemesini öneriyor, ancak bunun 1,5 gramda tutulmasının harika olacağını belirtiyor; özellikle hipertansiyonunuz varsa (
Hipertansiyonu kontrol altına almak için anahtar olan DASH diyetini keşfedin).
O halde, bu bir sayı oyunu gibi mi görünüyor? Çünkü gerçekten öyle!
Diyetinde fazla tuz mu var?
Birçok ülke, işlenmiş ve hazırlanmış gıdaların tüketimi nedeniyle önerilen tuz limitlerini aşmaya çalışıyor. Bu ürünler, yüksek sesle müzik açan komşular gibidir: ne zaman çok geç olduğunu anlamazsınız.
Aşırı tuz, su tutulmasına neden olur, bu da kan hacmini artırır ve dolayısıyla kan basıncını yükseltir. Bu, uzun vadede kalp hastalıklarına ve hatta
inme gibi sorunlara yol açabilir. Ve kimse bunu istemez!
Hipertansiyonun yanı sıra, fazla tuz tüketimi mide ülserleri ve hatta bazı kanser türleri gibi diğer sağlık sorunlarıyla da ilişkilendirilebilir. Ancak, her zaman aile toplantılarında uzaylı hikayeleri getiren uzak kuzen gibi, kanıtlar her zaman kesin değildir.
Tuzdan korkmalı mıyız?
Aquí es donde el debate se vuelve más jugoso que una buena sopa. Algunos investigadores, como el profesor Franz Messerli de la Universidad de Berna, están descontentos con las recomendaciones actuales. Afirman que podrían ser demasiado estrictas y que no consideran diferencias individuales. ¡Como quien intenta usar la misma talla de camisa para todos!
Vücudun tuza yanıtı insanlar arasında farklılık gösterir. Örneğin, bazı araştırmalar Afro-Amerikalıların sodyuma karşı daha yüksek bir hassasiyete sahip oldukları için hipertansiyon prevalansının daha yüksek olduğunu göstermiştir. Yani, ailenizde hipertansiyon geçmişi varsa, diyetinizde tuza daha fazla dikkat etmelisiniz.
Lezzetten ödün vermeden tuzu azaltma ipuçları
¿Tadı feda etmeden tuzu azaltmak ister misin? Düşündüğünden daha kolay! Öncelikle, kullandığın tuz miktarını kontrol etmek için evde daha fazla yemek pişirmeyi dene. Yemeklerini planla ve tuzlu atıştırmalıklardan, eski sevgilin bir partideymiş gibi kaçın.
Tuzun yerini tutan potasyum klorür gibi alternatifler bir seçenek olabilir, ama dikkat et: fazla potasyum da sorunlara yol açabilir, özellikle böbrek problemleriniz varsa.
Peki, bugün ne öğrendik? Tuz hayati öneme sahip, ama bir ilişkide olduğu gibi, fazlası toksik olabilir. Bu yüzden, tuzluk eline ulaştığında, unutma: her şeyde olduğu gibi, tuzda da ölçülü ol. Kalbin buna minnettar olacak!
Ücretsiz haftalık burça abone olun
Akrep Balık Başak Boğa İkizler Kanser Koç Kova Leo Oğlak Terazi Yay